“Bir kış gecesi eğer bir yolcu”
Merhaba,
Ekimden beri ardarda gelen tatsız haberler yüzünden canım hiç birşey yazmak istemiyor. Ama belki de budur yapmak istedikleri. İçimizi karartıp, kendi kendimizi yok ettirmek… O zaman bu karanlığa inat, paylaşmaya devam…
Çanakkale yazım, dediğim nedenden dolayı henüz bitmemişti, ona devam edeceğim ama araya bir iki paylaşım daha sokarak.
Hani size KA’da gittiğim bir atölyeden (Foto-Roman) bahsetmiştim. Bilmeyenler için küçük bir hatırlatma; KA Yutmi ile bizim yaklaşık iki yıldır devam ettiğimiz bir fotoğraf atölyesi.
Dur Yolcu !
Destanı kendi kanlarıyla yazmışlar. Ben onun üzerine ne yazabilirim ki?
Makamlarında, saraylarında oturup, korkusundan kendi halkının içine dahi korumasız çıkamazken, halkını, bu gencecik insanları ölüme sürenlere, savaş isteyen diktatörlere, sömürgen yöneticilere, yazıklar olsun ! İnsanlık tarihi onları hep öfke ve nefretle hatırlayacak.
Ne yazık !
Kendi topraklarını savunmak, bağımsızlığını korumak, insanca bir yaşam için başta Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, halkıyla omuz omuza savaşan, herkese selam olsun ! İnsanlık tarihi onları gururla hatırlayıp, saygıyla ve sevgiyle anacak.
Ne mutlu onlara !
Geçmişe ve geleceğe yolculuk…
Kime niyet, keçiye kısmet
Her zamanki gibi erkenciydim. Kelimelik oynayıp, tivitırdan haberleri ve köşe yazılarını okurken zamanın nasıl geçtiğini anlamamış olmalıyım ki Çanakkale için son çağrı anonsunu duyunca hızla toparlandım.