Yutmi

mimoza çiçeği…

Mart 17 2014

Bu mimozalar, bugün bizimle olan, olamayan tüm güzel insanlar için…


Ve bu şarkılar…




“mimoza çiçeği…” için 8 Yorum

  1. onur Diyor ki:

    “iki rayı gibiyiz bir tren yolunun,
    yakın olması neyi değiştirir son istasyonun,
    çünkü raylar asla kavuşmaz,
    biliyorum,
    bu şarkıyı sana hediye ediyorum.”

  2. servet Diyor ki:

    Bahar gelmiş de geçiyor neredeyse….Mavi fonda çok güzel birleştirmişsin Başakcığım, aklına sağlık.
    Geçen yıl Nisan ayı başlarında Muğla sahillerindeydik, keşke daha erken gelseymişiz demiştim.

    Mimosa pudica; ince, narin, zarif ve bir o kadar duyarlı..
    Hoyratları sevmez. Kabalık edene küser.
    Sevecekseniz, Sarı Mimozam diye sevin,

    https://www.youtube.com/watch?v=21j_Rcx-Zj4

  3. çekirgenin hocası Diyor ki:

    marazi bir hıçkırıkla
    dizilir boğazına hasreti ayrılığın
    ben sırtına vururum
    tüm özlemini akşamların…

    zamanlarını çekerim bilfiil
    elimde hep mişli geçmiş bir karanfil
    kokusu bedenime sinmiş
    elimde değil…

  4. ibrahim şepitci Diyor ki:

    Bu bahar için ümitliyim,
    Çemberin dışına çıkıp
    Seninle fotoğraf çekmeliyim ,
    Şantiyede ekler açılmıyor
    Mimozalar eşliğinde hayal etmeliyim:)

  5. gokhan kocak Diyor ki:

    ne gözel duygular yaşadım bre, harika, pek yahşi 🙂 gök

  6. Bilge Diyor ki:

    Çocukluğumda Erdek’te Lalezar hanım’ın evine annemle gitmeyi çok severdim. Evin içinde fıskıyeli bir havuz ve havuzun zarif mermerinin çevresinde minik tabaklara konmuş mimoza çiçeklerinin nefis kokusu olurdu. Herşey ne güzeldi…Ne oldu da tüm bunlardan uzaklaştık ve bahçeli dahi olsa betonlara tıkıldık kaldık. Teşekkürler anılarımı canlandırdığınız ve güzellikleri paylaştığınız için. Sevgilerimle…

  7. basak Diyor ki:

    Sevgili Bilge,

    🙂 Sizi bir süreliğine bile o güzelliklerle buluşturabildiysem ne mutlu bana…
    Ne oldu da tüm bunlardan uzaklaştık, nasıl ve ne zaman oldu???
    Hayat hızlandı, hedefler çoğaldı, başarı ve güç kavramları değişti, paylaşım azaldı ve sevgi sözcüklerde, telefonların tuşunda, bilgisayar ekranlarında kaldı sanki…
    Eskiden orta gelirli bir ailede kardeşler bir odayı paylaşırken, şimdi misafir odalı villalar statü göstergesi haline geldi. Eskiden sevdiklerimizden haber almak mutlulukken, artık herkesin nerede ne yediğinden bile haberdarız ve bunu paylaşmak olarak görüyoruz.
    Ve keşke tüm sıkışmışlığımız bu beton yığınları arasına olsa… Yaşamlarının içinde sıkışmış kalmış öyle çok insan görünüyorum ki… Mış gibi yaşarken, sevgiden, sevmekten, sevilmekten korkan…

    Umarım o güzel mimozaların ardından canınızı sıkmadım. Yazdıklarınız çok içten geldi, ben de size içimi dökmek istedim. Güneş ısıtsın içimizi ve parlatsın gözlerimizi… 🙂
    Hadi güne devam…

  8. Esma Diyor ki:

    Fotograflardan aldim. Cok tesekkur ederim tam mimoza ve deniz manzarasi ariyordum sonunda burda buldum. Mersiiiii

Yorum Yazın