Erken Gelen Sürpriz :)-
Mayıs
17
2012
Affan Dede'ye para saydım, Sattı bana çocukluğumu. Artık ne yaşım var, ne adım; Bilmiyorum kim olduğumu. Hiçbir şey sorulmasın benden; Haberim yok olan bitenden.
Cahit Sıtkı TARANCI
Aslında bunları Haziran ayı şarkıları olarak dinleyecektiniz ama ben yine sabredemedim. Daha doğrusu 11 Mayıstan beri beklettiğim düşünülürse kendi rekorumu kırmış sayılırım 🙂
Biz çocukken; http://www.youtube.com/watch?v=azEOeTX1LqM
Diğerlerini de merak ediyor musun?;
http://www.youtube.com/watch?v=GavNK48xya4&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=p7IfLHF2j74&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=E9YZzuhBLs4&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=Pu7MjOd0o0Y&feature=related
18 Mayıs 2012 Cuma, 09:28 at 09:28
Ay ay ayyyy cok hoşşş. O zamanki ruh halime döndüm kısa süre için. Tesekkurler. Bu arada burdan Aygün arkadaşıma da bir selam vereyim. :-))
18 Mayıs 2012 Cuma, 09:42 at 09:42
Sevgili Başak;
Beni şu an oturduğum masadan alıp, yıllar öncesine taşıyan youtube ilmekleri için sana çok teşekkür ediyorum.
Sana aşağıdaki hayat hakkında yazdığım şiirle eşlik etmek istiyorum.
Sevgilerimle
http://www.youtube.com/watch?v=tkMMPYy_o_I
18 Mayıs 2012 Cuma, 09:56 at 09:56
Teşekkürler :)))) çocukluğumdan kareler canladı ve kocamaan bir gülümseme :))) çok şanslıymışız :))
18 Mayıs 2012 Cuma, 10:13 at 10:13
Basak’cim sabah sabah yuzume bir gulumseme oturttun, makara geri sardi. Bu da benden olsun. 🙂
http://www.youtube.com/watch?v=09urpwnOxcE
18 Mayıs 2012 Cuma, 10:29 at 10:29
Güzel Başak…
18 Mayıs 2012 Cuma, 11:33 at 11:33
Benim favorim Mr. LINEA… Diğerlerine yaşım yetmedi ;-))))
18 Mayıs 2012 Cuma, 15:07 at 15:07
Çocukluk Şarkısı
Çocuk daha henüz çocukken kollarını sallayarak yürürdü.
Derenin ırmak olmasını isterdi, ırmağın sel,
bir su birikintisinin de deniz olmasını.
Çocuk henüz çocukken çocuk olduğunu bilmezdi.
Herşey yaşam doluydu ve tüm yaşam birdi.
Çocuk henüz çocukken hiçbirşey hakkında fikri yoktu.
Alışkanlıkları yoktu
Bağdaş kurup otururdu, sonra koşmaya başlardı.
Saçının bir tutamı hiç yatmazdı
ve fotoğraf çektirirken poz vermezdi…
Çocuk henüz çocukken şu sorulara sıra gelmişti.
Neden ben benim de sen değilim,
Neden buradayım da orda değilim.
Zaman ne zaman başladı ve uzay nerede bitiyor.
Güneşin altındaki yaşam sadece bir rüya mı?
Gördüklerim, duyduklarım, kokladıklarım sadece dünyadan önceki dünyanın bir görüntüsü mü?
Gerçekten kötülük var mı?
Gerçekten kötü insanlar var mı?
Nasıl olur da ben olan ben olmadan önce var değildim ve nasıl olur da ben olan ben, bir zaman sonra ben olmayacağım…
Çocuk daha henüz çocukken ıspanağı, bezelyeyi, sütlacı ve karnabaharı ağzında geveleyip dururdu,
ama şimdi hepsini yiyor, üstelik mecburiyetten değil.
Çocuk henüz çocukken bir keresinde yabancı bir yatakta uyandı.
Şimdi tekrar tekrar uyanıyor.
Bütün insanlar güzel görünürdü, şimdi ise sadece bazıları.
Cenneti gözünün önüne getirebiliyordu, şimdi ise tahmin ediyor.
Hiçliği düşünmezdi, bugün ondan ürküyor.
Çocuk henüz çocukken hevesle oyun oynardı,
şimdi ise ancak yaptığı işle heyecanlanıyor.
Çocuk daha henüz çocukken elma ve ekmek yemek yeterliydi.
Bu bugün de böyle.
Dutlar ellerini doldururdu, bugün ki gibi
Taze cevizler buruşuk bir tat bırakırdı ağzında, hala bırakıyor.
Çocuk henüz çocukken bir dağın doruğuna vardığında biraz daha yükseğini arzululardı hep,
Büyük bir şehir gördüğünde daha büyüğünü isterdi, bugün de böyle bu.
Coşkuyla ağaçların dallarına tırmanırdı tepedeki kirazları toplamak için, bugün de böyle bu.
Kızarırdı yüzü yabancıların gözü üstündeyken, bugün de bu değişmedi.
Sabırsızca ilk düşen karı beklerdi,
bugün de yaptığı gibi.
Çocuk daha henüz çocukken
zıpkın gibi bir çomak fırlattı ağaca
bugün hala titrer çomak o ağaçta.
Peter Handke
Paylaşmak istedim Başak’çım. Teşekkürler bu erken Haziran şarkıları için…
18 Mayıs 2012 Cuma, 17:53 at 17:53
Çok hoş bir gezinti oldu, alıştığım koca göbeğim ve kırlaşmış saçlarım birden tuhaf geldi geçmişe gidince 🙁 zaman böyle birşey işte…aslında yok da biz var zannediyoruz. o fotoğraftaki küçük kız gibi ( gerçi hala küçük ve şirin 🙂 ) bu yaşlara gelip bunları paylaşacağını düşündümü hiç…neyse, geçmiş nedense hep güzel yad ediliyor, bugün bizi sıkan ne ise, bir türlü bulamıyorum.
18 Mayıs 2012 Cuma, 20:29 at 20:29
Basakcim öyle güzel kokular geldi ki burnuma çocukluğumdan…
Teşekkür ederim sana 🙂
19 Mayıs 2012 Cumartesi, 21:39 at 21:39
“…Ne güzel dönüyor çemberim, hiç bitmese horoz şekerim” 🙂
Bu tatlılıklar, bu nostalji, insanın içine yayılan bu aşina sıcaklık hiç bitmese…Ne kadar geçmişte kalmış, varlıklarını unutmuşum neredeyse; yeniden hatırlamak çok iyi oldu…Ne güzel günlerdi… :)) Teşekkürler, sevgiler…
21 Mayıs 2012 Pazartesi, 16:32 at 16:32
Başakcım harikasın. Bir süreliğine çocuk oldum. Benim favorim Flipper ve Küçük Ev. Çok teşekkürler, inceliğin için…