Cermodern’deki hayaletler
Cermodern’de şu ara güzel sergiler var. Çoğumuzun National Geographic Dergisi’nin 1985 Haziran sayısında kapak olan “Afghan Girl” (Afgan Kızı) fotoğrafı ile bildiğimiz Steve McCurry’nin fotoğraflarından oluşan serginin yanı sıra, Grayson Perry’nin “Küçük Farklılıkların Kibri” isimli sergisini de görebilirsiniz.
“İhtiyacım olmayan ne kadar çok şey var”
Socrates
Çoğu zaman başlıklardır beni içine çeken. Küçük Farklılıkların Kibri… İşte bu da öyle bir başlık. Grayson Perry’nin, modern dönem Britanya’sını sınıf ve zevk bağlamında resimleyen altı halısı; orta sınıfa özgü sıkıntıları, ‘mirasyedilerin’ züppeliğini, iş kaybı ve sanayinin gerilemesinin toplumda yarattığı mağduriyeti, anlatıyor. Kibir (TDK); kendini beğenme, başkalarından üstün tutma. Eserlerin bir İngiliz’in aklından ve elinden çıkmış olması ise olayı daha bir ironik hale getiriyor. Aslında tam keçilerimin ağzına layık… 🙂
Kullandığımız arabalar, giydiğimiz markalar, yediklerimiz içtiklerimiz, ilgi alanlarımız nasıl da bizi tanımlar ve hatta var eder hale geliyor çoğu zaman. Şık konutlar, pahalı arabalar, lüks telefonlarla, yokluklarını yoksunluklarını nasıl da saklamaya çalışıyor ve bir süre sonra bu metanın esiri haline geliyor insanoğlu. Bu ayrıntılar, Perry’nin de belirttiği gibi, kişinin hangi toplumsal gruba ait olduğunu veya “özlem duyduğunu” işaret eden küçük ayrıştırıcı unsurlar. Oysa kral çıplak 🙂
Kibri oluşturan sadece meta mı? Bazen bilginin de kibri yarattığını görüyorum ben. Sahip olduğu bilgiye göre insanlara değer veren ve aslında kendinden az bileni alttan alta küçük görenler… Elit şapkası altında sakladığı kibri, engin bilgisi ve güzel kullandığı dili ile saklamayı becerebilenler.
Kibir beraberinde neleri getirir? Ötekileştirmeyi. Peki ötekileştirme beraberinde neleri getirir?
Sanırım Perry’nin daha çok vurguladığı metanın insanda yarattığı kibir. Yine de özünde hepsi ötekileştirmeyi beraberinde getirir bence. Eserlerin birazını buraya taşıdım ama yine de küçük farklılıkların kibrini “yerinde” görmenizi isterim.
Ayrıca akşam üzerine doğru giderseniz ve dikkatli bakarsanız Cermodern’deki hayaletleri göremeniz de çok mümkün 🙂 Yutmi’nin en sevdiği şeylerden biri hayaletler. O kelimenin tam anlamıyla bir HAYALET AVCISI ! 😉
17 Eylül 2015 Perşembe, 17:11 at 17:11
Başak’cığım Merhaba
Görüntüyle yol aramak,düşünmek , farklılaşmak, basit ve açık bir kalbe sahip olmak belki…
kahve, kitaplar ve hayaller. Ötelere taşıdın
Paylaşımın için çok teşekkürler.
17 Eylül 2015 Perşembe, 17:38 at 17:38
Yutmi hayalet avcısı olmuş!…Hem de ne hoş şeyler yakalamış!…Böyle hayaletlere can kurban. Paylaşım için teşekkür ederim. 🙂
17 Eylül 2015 Perşembe, 17:38 at 17:38
Slm Başakcığım,
Yazdıklarını okuyunca şunu düşünmekten kendimi alamadım. Kendini aşmak/yenilemek için çaba gösterenlerin, yaşamı ıskalayan, kendini geliştirmek için hiçbir çabası olmayan ve tüm cehaleti ile senin de yaşam kaliteni düşüren, özgürlüğünü sınırlayan bilgisiz çoğunluğa karşı duyduğu bıkkınlığı mı acaba kibir olarak yorumluyoruz bazen. Etrafımda yaşamını organize etme becerisinden yoksun insan kalabalığı beni gerçekten ürkütüyor. Çoğunlukla gencecik insanlar ve ufukları o kadar dar ki.
Hep suçu sisteme bulmak ne kadar doğru acaba? Aynı sistemde ve aynı aile ortamında kendini geliştirenlere ve erdemli, ilkeli, bilgili ve çevresine yararlı olanlara ne diyeceğiz o zaman?
Fotoğraflar ve dinleti bir harika idi. Öpüyorum…
17 Eylül 2015 Perşembe, 17:40 at 17:40
NOT: Klavyenin azizliğine uğradım!…Hayalet yazamadım!…Yoksa hayaletlerin azizliği mi????
Sevgiler. :))))
17 Eylül 2015 Perşembe, 17:41 at 17:41
Sergiye umarım yetişebilirim. Kibire gelince , keşke bilgi kibri yapacak bir birikime sahip
olabilsek…
17 Eylül 2015 Perşembe, 17:56 at 17:56
Steve Mc Curry sergisi 13 Aralık, Grayson Perry’nin sergisi de 8 Kasım’a kadar devam ediyormuş.
Sevgili Esmeray,
Kendini geliştirenlere, erdemli, ilkeli, bilgili ve çevresine yararlı olanlara ne mutlu. Onlarla hayatı paylaşanlara da… Bilgiyi sindirebilen, içselleştirebilen, bunu kendi egosunu beslemek için ya da çıkarları için kullanmak yerine insana, insanlığa faydalı olabilmek için kullananlara ne mutlu. Öğrendikleri içinde insan sevgisini de büyütebilenlere ne mutlu… 🙂
17 Eylül 2015 Perşembe, 18:40 at 18:40
Eline sağlık Başakcım 🙂
18 Eylül 2015 Cuma, 12:38 at 12:38
Birşeyler yazmıştım sabahın köründe telefonumdan… Yine sorun oldu gönderemedim…
Hayaletlerin bu aralar beni bir türlü rahat bırakmamasından söz ediyordum ve Yutmi’nin onları da görüntüleyip görüntüleyemeyeceğini merak ettiğimi belirtiyordum…
Neyse, öyle birşey işte… ;-)))
Kibirle ilgili de çok güzel (!) olduğunu düşündüğüm bir cümle yazmıştım ama onu da unuttum… ;-))))
Sonra şunu kaleme aldım ki bilgisayarın başına geçtiğimde unutmayayım diye…
“İnsanlar neden kendilerini diğer insanlardan uzaklaştıracak, yalnızlığın karanlık çukurlarına atacak duyguların esiri olur? [Kibir bunların başında geliyor bence…]
İşte öyle birşeyler…
Dön bakalım küçücük dünyana Geçkin Gezgin ve araştır daha fazla nasıl büyütebilirim bu dünyayı!..
18 Eylül 2015 Cuma, 13:41 at 13:41
Gideyim bakayım ben hangi hayaletleri görebileceğim:-)
19 Eylül 2015 Cumartesi, 19:56 at 19:56
Başakcim ilk işim sergiyi gezmek olacak. Bizi yine bilgilerinle aydınlattın. Dinleti ve fotograflarla zenginleştirdin…☺
27 Ekim 2015 Salı, 16:36 at 16:36
Kaçırmamışım bakalım ben de hayaletleri görebilecekmiyim:))