LABİRENT
Herkese merhaba,
Ne kadar çok oldu buralara gelmeyeli. Ben bile anahtarı nereye koyduğumu, kapıyı nasıl açacağımı unutmuşum iyi mi… Kimler burada kimler gitti bilmiyorum ama kalanlara SELAM OLSUN! 🙂
Bu salgında gerçekten kendi dünyalarımıza hapsolduk birçoğumuz, en azından ben kendi adıma bunu söyleyebilirim. Aslında nasıl bir hapislik bu Başak, baksana iki yıl içinde ikinci sergini açıyorsun diyebilirsiniz, haklısınız da… Mart 2021’de yaptığım sergiyi burada paylaşmadım bile. Doğru düzgün duyurmadım da… Salgında kimseyi davet edemezdim. Çağdaş Sanatlar Merkezinde oldu. Ben de inanamadım ama çok ziyaretçisi oldu. Ne de güzel oldu. 🙂 Neyse, dünle beraber gitti cancağızım ne kadar söz varsa düne ait, şimdi yeni şeyler söylemek lazım. 🙂
Evet, geçen senenin ardından bu sene bir sergi daha yapıyorum. Bu serginin yükü çok. Öyle çok anlam yükledim ki, bakalım taşıyabilecek miyim. En önemlisi de Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Vakfı’nda gerçekleşecek olması. İlk defa bir mekanın bana kattıklarının yansımaları, sergilenecek olan fotoğraflarımda var ve bu çok heyecen verici bir duygu. Ayrıca fotoğraf sergisinin dışında bir de sizlerin gerçekleştireceği, çektiğim fotoğraflarla, labirentte bir yolculuğun olması ve diğer bir heyecan da, salgının etkisinin azaldığı böyle bir zamanda belki de bir çok kişinin ilk defa biraraya gelecek olması…
Gelebilirseniz mutlu olurum. Sergi hazırlıkları sona erdi. Ben sizlerle buluşmak için sabırsızlanıyorum. Önden biraz tadımlık yollayayım, hem de uyuşan kaslarımı biraz açayım.